HABERLER & YAYINLAR
08.08.2024
KURUMSAL HABERLER, ÜLKE RİSKLERİ VE EKONOMİL ÇALIŞMALAR, ÜRÜN HABERLERİ

COFACE: Ülke ve Sektör Riskleri Barometresi 2024: Önümüzde türbülans mı var?

COFACE: Ülke ve Sektör Riskleri Barometresi 2024: Önümüzde türbülans mı var?

2024 yılının ilk çeyreğinde küresel ekonomi, pandemi, Rusya-Ukrayna çatışması ve ABD bankacılık krizinin damga vurduğu önceki yıllara kıyasla hafif bir iyileşme gösterdi. Ancak ABD'deki faaliyetler yavaşlarken, gelişmekte olan ülkeler büyümeye yön veriyor. Fransa Ulusal Meclisi'nin feshedilmesi de dahil olmak üzere küresel ekonomik, sosyal ve siyasi riskler devam ediyor. Tüm bu gelişmeler ışığında Coface, 5 ülke ve 26 sektörün notlarını sadece kısa vadeli pozitif görünüme işaret edecek şekilde hazırladı.

 

 

 Detaylı Coface Barometre Raporu ve değerlendirmenin tamamını PDF formatında (İngilizce) indirmek için tıklayınız.
 

Dünya ekonomisi su seviyesinin üzerinde

 

Küresel büyüme tahminimiz 2024 yılı için %2,5'e yükseltilmiş olup, 2025 yılında %2,7'de istikrar kazanması beklenmektedir. ABD ve Çin'deki ılımlı büyüme, bazı gelişmekte olan ülkelerdeki hızlanma ile dengelenecektir.

 

ABD ekonomisindeki yavaşlamaya rağmen, işgücü piyasası rakamları salgın öncesi seviyelere dönmüş gibi görünmekte ve bu da işgücü arzı ile talebi arasında daha iyi bir denge olduğunu gösteriyor.

 

Çin'de ekonomik toparlanma düzensiz seyrediyor. GSYH, 2024'ün ilk çeyreğinde imalat sektörüne yapılan yatırımlar sayesinde beklentileri aşarak üretimde kapasite fazlası endişelerini artırdı. İç talebin zayıflığı göz önüne alındığında, Çinli üreticilerin dış pazarlarda çıkış yolu bulması gerekecektir. Kalıcı deflasyonist baskılar, şirket ve hane halkı gelirlerini geride tutmaya devam edebilir.  

Avrupa, 2024'ün ilk çeyreğinde %0,3'lük GSYH büyümesi ve hizmet sektörü sayesinde toparlanacak faaliyetlerle resesyondan çıkmış görünüyor.

 

Daha zorlu dezenflasyon

 

Amerika Birleşik Devletleri'nde enflasyondaki düşüşün yavaşlaması, enflasyonla mücadelede son kilometrenin gerçekten de en zor kilometre olduğunu teyit ediyor. Bunun nedeni hizmet ve konut fiyatlarının ısrarla yüksek seyretmesi: 2.7 ile ABD Merkez Bankası'nın %2'lik hedefinin üzerinde seyreden PCE1 enflasyonu da bunu doğruluyor.

 

Avrupa'da enflasyon, işlenmemiş gıda ve mal fiyatlarındaki yavaşlama sayesinde Nisan ayında %2,4'e düştükten sonra Mayıs ayında toparlanarak %2,6'ya yükselmiştir. Ücretlerdeki olası artış tüketimi artıracak olsa da enflasyondaki düşüşü yavaşlatacaktır. Eğer enflasyon %2 civarına düşmeye devam edecekse, bunu işgücü piyasasında ve şirket faaliyet marjlarında bozulma ve iflaslarda daha fazla artış riski pahasına yapmak zorunda kalacaktır.

 

Gelişmekte olan ekonomiler hızlanmaya hazır, ancak Fed tarafından kısıtlanıyor

 

Piyasalar şu anda Fed'in temkinli duruşunu yansıtacak şekilde sadece 1 ya da 2 faiz indirimi bekliyor. ABD para politikası yapıcılarından gelen son tahminler, faiz indirimlerinin yaz sonuna, hatta yıl sonuna kadar beklemek zorunda kalacağını doğruluyor. Avrupa Merkez Bankası ise parasal genişlemeye Haziran başında 25 baz puanlık (bp) ilk indirimle başladı.

Fed'in geciken takvimiyle karşı karşıya kalan gelişmekte olan ülkeler, ithalat yoluyla enflasyonun yeniden yükselmesini önlemek için faiz indirim döngüsünü yavaşlatmak ya da ertelemek zorunda kalacak. Örneğin Brezilya, art arda 6 kez 50 baz puanlık indirimin ardından Mayıs ayında faiz oranını sadece 25 baz puan düşürdü. Fed'in ertelemesi Afrika ve Asya'daki para politikalarını da etkileyecektir. Başlıca gelişmekte olan ekonomilerin merkez bankalarının henüz parasal genişlemeye başlamamış olması, 2024 ve 2025 yıllarındaki ekonomik toparlanmanın ölçeğini sınırlamaktadır.

 

Bu gecikmeli takvime rağmen, birçok bölge olumlu bir ivme yakalayacaktır. Güneydoğu Asya ülkelerinden bazıları (Vietnam ve Filipinler) %6'nın üzerinde büyüme oranlarına ulaşacaktır. Hindistan, hafif bir yavaşlamaya rağmen %6,1'lik bir büyüme kaydedecektir. Afrika da tüm büyük ekonomilerde (Nijerya, Mısır, Cezayir, Etiyopya, Fas ve daha az ölçüde Güney Afrika) hızlanma ile daha iyi performans gösterecek ve %4'lük büyümeyi aşacaktır.

 

 

 

ABD gümrük bariyerleri: Ticaret savaşı 2.0'a doğru mu gidiyoruz?

 

Çin mallarının ithalatına uygulanan gümrük vergilerinde 14 Mayıs'ta keskin bir artış yapılacağının açıklanması, ABD'nin stratejik sektörlerinde Çin'e karşı koyma kararlılığını gösteriyor. Geçtiğimiz ay, Avrupa Birliği de benzer tedbirler alarak Çin menşeli elektrikli araçlara %38'e varan ek gümrük vergileri getirmişti. Hindistan ve Brezilya gibi ülkelerin de benzer adımlar atması küresel ticaret gerilimi riskini arttırıyor. Bu bağlamda, Çin ürünlerinin aktarılması sayesinde Meksika ve Vietnam bu yeniden yapılanmanın başlıca yararlanıcıları haline gelebilir. ABD ve Çin arasındaki ticari bağlar zayıflamış gibi görünse de, bu aşamada iki gücün ayrıştığı sonucuna varmak için erken olacaktır.

Mevcut yönetimin kararına ek olarak, aday Trump'ın %10'luk küresel gümrük vergileri uygulama vaadi, ABD ticaret politikasına ilişkin endişeleri körüklerken, küresel ticarette parçalanma korkularını da arttırıyor.

 

Giderek belirsizleşen jeopolitik bağlamda, gümrük engellerinin artması işletmeler için daha yüksek maliyet anlamına gelip daha enflasyonist bir gelecek riskini beraberinde getirmektedir.

Üst